Tarihin ve Doğanın İçinde Bisiklet
Türkiye, mütevazı bir bisikleti “zaman makinesine” dönüştürme yeteneğine sahip büyülü bir yerdir. Batı ve Doğu arasında köprü oluşturan bu eşsiz topraklarda bisiklet sürme fırsatını kaçırılmamalısınız. Burada çevrilen her bir pedalla yeni bir şeyler keşfedilir: Egzotik bir manzara ve binlerce yıllık uygarlıklar, sımsıcak bir misafirperverlik ve aileden biriymiş gibi açık kollarla karşılanmak...
Türkiye toprakları, cezbedici bir tarihle muhteşem bir güzelliğin dans ettiği topraklardır. Bu dansa ayak uydurmanın en ideal aracı ise bisiklet sürmek olabilir! Modern dünyada pedal çevirirken zamanda geriye gidip Neolitik insanın ayak izlerinde ilerlemeye hazır olun.
İster turkuaz sahil boyunca pedal çeviren ve amacı keyif almak olan bir bisikletçi, ister biraz fiziksel aktivite ile bol manzara peşinde maceracı, ister rahat rahat keşif peşinde bir gezgin olun, Doğu ile Batı'nın buluştuğu bir coğrafyada size en uygun rotayı bulabilirsiniz.
Antalya'da, Akdeniz kıyılarına paralel uzanan Toros Dağları, eşsiz bir doğada tırmanma imkanı vermesiyle dağ bisikletçileri için bir cennettir. Burada sık sedir ve çam ormanları arasında gizlenen antik kentleri de keşfedebileceksiniz.
Türkiye'nin batı kıyıları bir harikalar diyarıdır. İzmir ve Muğla, bisiklet üzerinde deneyimlenecek eşsiz ve zıt bölgeleri bir arada sunar. Burada iki teker üzerinde keşfedilebilecek tüm cazip doğal ve tarihi varlıkları bir arada bulacaksınız: Tarihi köyler, UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki antik kentler, Cittaslow (Yavaş Şehir) kasabaları, onlarca antik İyon kenti, harikulade sahiller ve yerel şarap eşliğinde leziz Ege yemekleri.
Büyüleyici Kapadokya'nın Peri Bacaları'nın arasında bisiklet sürmeyi kim istemez ki? Binlerce yıl önce volkanların patlamasıyla şekillenen derin vadiler, sıra dışı bir manzara yaratarak UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki yerini hakkıyla kazanmış. Kapadokya, sadece muhteşem bir dağ bisikleti destinasyonu değil, aynı zamanda gravel ve yol bisikleti rotalarıyla da harika bir bisiklet destinasyonu. Güzel Atlar Ülkesi; muhteşem rota ağı, mağara evleri ve Erken Hıristiyanlık Dönemi'ne ait gizli kiliselerle sizi hayrete düşürecek!
Türkiye’nin uzun Karadeniz kıyı şeridi boyunca yaprak dökmeyen, her daim yeşil ormanlara sahip dağların muhteşem manzarası, bu dik rotalarda bisiklete binmek için gereken çabaya değer. Ayrıca Karadeniz'in misafirperver insanlarıyla sohbet ederken, taze demlenmiş bir bardak çay onların ikramı olacak.
İki kıtaya yayılan hareketli bir şehir olan İstanbul, kültürlerin ve dinlerin kaynaştığı bir potadır. İstanbul'da bisiklet sürmek, Tarihi Yarımada'nın görkemli anıtları arasında nefes kesici bir turdan Adalar'da günübirlik romantik bir kaçamağa kadar geniş bir yelpaze sunar. Bir günlük bir seyahat veya iş toplantıları arasında bir ziyaret de olsa, bisikletin bu güzel ve geniş şehri keşfetmenin en keyifli yolu olduğunu göreceksiniz. İki tekerlek üzerindeki kaşifler için İstanbul, tarihi ve doğal güzelliklerle doludur. İstanbul'da, Avrupa'yı Asya'dan ayıran boğaz sahillerinde, Marmara Denizi'nden kuzeydeki Karadeniz'e kadar inci gibi dizilmiş ahşap yalılarıyla, kıyı boyunca pembe ve mor erguvan ağaçlarıyla, şanslıysanız size denizden eşlik edecek yunuslarla birlikte bisiklet süreceksiniz!
Türkiye, Neolitik Çağ'dan modern dünyaya kadar kesintisiz bir medeniyetler zinciri oluşturan, derin ve uzun tarihiyle keşfedilecek büyüleyici topraklara sahip!
Sizi Türkiye'yi bisiklet üzerinde keşfetmeye davet ediyoruz! Zaman makinenizi kapın ve sizi hayrete düşürmek için bekleyen deneyimlere atılın!